The Atrium
Atrium ya da ev sahibinin deyimiyle 'avlu bahçesi' evin kalbidir.
Sadece 7 metre2. Ancak bitki yetiştirmek ve evde bile parkta yürüyüş gibi hissetmek için yeterli.
Çiçek saksıları ile antika masa
Avludaki küçük saksılarda –yenilebilir bitkiler.
Mutfağa taşın (Loise de Miranda)
Tavana monte edilmiş yirminci yüzyılın başlarına ait bir istasyon saati, onu bir at arabası dolabında bulan babamın hediyesiydi.
Mutfak
Mutfak özlü ve ferahtır. Uzun bir masa için yer var, mutfak eşyalarını ve tabak çanağı tutmak için açık raflar var. Mutfak mobilyaları tahtadan yapılmış.
Çalışma yüzeyi
Van der Velden Mutfak duvarları metro tarzı fayanslarla tamamlandı, dolap kapakları ve tezgah tasarlandı. Büyük başlığı beğenmedi, bu yüzden tasarımı gizledi. Ancak tasarımcı üst kattaki çıplak boruları gizlememeye karar vermiş – bunlar iç mekana estetik bir pürüz katıyor.
Yatak Odası
Misafir yatak odasındaki yatak ahşap paletlerden yapılmış ve başlığını eski bir harita haline geldi.
Banyo
Misafir banyosunda siyah ve beyaz kullanılmıştır Odanın renk düzeni.
Yatak odasında yatağın karşısındaki duvar
Tasarımcı, kitaplarını ve koleksiyonlarını sergilemek için gömme bir kitaplık tercih etti.
Ev sahibinin motosiklet tutkusu tasarıma da yansımış: 'demir atlardan' biri gardırobun içine taşınmış – neyse ki yatak odasının tavanları yeterince yüksek.
Küvet ve arkasındaki duvar
Ve yine – soyulma duvarlar, Bunlar da mutfakla aynı sebepten dolayı geride bırakıldı.
Garaj
Eve giriş şık bir garajdan sağlanmaktadır.
James van der Velden
Ev Sahibi garajında; iki motosikletli arkadaşının yanında. Burada mutlu, ancak şimdiden yeni bir tasarım projesi üstlenmeye hazır olduğunu ve yaratmak için başka bir alan aramaya başladığını söylüyor.
Bu vintage atölye ev iç mekanı hakkında daha fazla bilgi alabilir miyim? Tasarımcının hayata özgün bakışını nasıl yansıttığını merak ediyorum. Hangi unsurlar ve detaylar tasarımcının bu evde kullandığı özgün tarzı gösteriyor?