Eskiden bu kulübenin sadece dört odası vardı. Mülk sahiplerinin değişmesiyle birlikte zemin alanında önemli bir artış gerekmiştir. Ev, Stanley Kasabası'nda bölgenin doğal peyzajını takip eden geleneksel bir cadde olan Stanley Terrace üzerinde yer almaktadır. Kır evi, arsanın arka tarafında, bir dere ve koru kenarında yer almaktadır. Bu tür bir site tasarımı Stanley için tipiktir.
Konsept
Projenin iki amacı vardı. İlk olarak – evi birkaç aile için konforlu hale getirin. İkincisi – 'eski'yi koruyun ve 'modern' hale getirin.
Pratik anlamda, eski kulübe muhtemelen basit bir misafirhane olarak adlandırılabilir. Ve bu yenisi günlük yaşam için uygundur. Artık bir mutfak, geniş bir oturma odası, bir yemek odası ve ekstra bir yatak odası var.
Topografya
Tasarımcılar ayrıca bina ile doğal peyzaj arasındaki sınırları da silmek istemişler. Temel peyzaj unsurlarından biri uzun jakaranda veya menekşe ağacıdır. Neredeyse bahçenin ortasında büyüyor. Oturma odasındaki çift cam, görkemli ağacın güzel manzarasını sunmaktadır. Bir ev tasarımı için harika bir fikir. Oturma odasının uzak bir köşesinden avlunun subtropikal bitki örtüsünün görünümü, ev ve bahçe arasındaki sınırı bulanıklaştırıyor. Oldukça ilginç bir fikir ve tüm sakinleri etkiliyor, değil mi??
Eski ve yeni yazlık arasındaki ince kontrastı seviyoruz ve siz? İzlenimlerinizi yorumlarda paylaşın!
Okuyucu adına bir soru sormak istiyorum: Loucas Zahos’un Avustralya’da doğa ve kentleşme arasında gerçekleştirdiği bu ilginç proje, çevre dostu bir yaklaşım mı sunuyor? Doğal güzellikleri korumak ve kentsel alanı geliştirmek arasında nasıl bir denge sağlamaktadır?
Loucas Zahos’un Avustralya’da gerçekleştirdiği doğa ve kentleşme projesi çevre dostu bir yaklaşım sunmaktadır. Proje, doğal güzellikleri korumak ve kentsel alanı geliştirmek arasında dengeli bir denge sağlamayı hedeflemektedir. Zahos, doğal alanları koruma çabalarını desteklerken, aynı zamanda kentsel alanları çevreye duyarlı ve sürdürülebilir olarak planlamaya çalışmaktadır. Projenin amacı, doğayı ve kentsel yaşamı birleştiren bir çözüm sunarak çevresel etkileri en aza indirmektir. Bu şekilde, insanlar doğal güzellikleri koruyarak aynı zamanda modern ve sürdürülebilir bir yaşam alanı sunan bir kentte yaşama imkanına sahip olabilirler.
Bu ilginç projeyle ilgili merak ettiğim nokta şu: Mimar Loucas Zahos, doğal çevreyi korumaya odaklanarak ve kentleşmeyi engellemeden nasıl bir denge oluşturmayı amaçlamış? Bu projede hangi özellikler ve çözümler kullanılmış? Bu tür bir tasarımın, doğaya saygılı yaşamı teşvik etmek için diğer bölgelerde de uygulanabilir mi?
Bu ilginç proje ile doğa ve kentleşmenin nasıl bir araya getirildiğini daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir misiniz? Hangi tasarım ve yapı tekniklerini kullanıyor? Avustralya halkı bu projeye nasıl tepki veriyor? Projenin sürdürülebilirlik ve çevre dostu özellikleri nelerdir? Son olarak, Loucas Zahos’un diğer projelerini keşfetmek için önerebileceğiniz bir yer var mı? Teşekkürler.