Forum City, ziyaretçilerine bir aile evinden çok bir stüdyoya benzeyen bir konut sunmak istiyor. 2011 yılında Amsterdam'da, IJburg'u oluşturan insan yapımı altı adadan birinde kurulmuştur. Projenin müellifi mimar Marc Prosman. Ön cephesi doğal ahşap kaplama olan bu dikdörtgen villa, geometrik prensipler üzerine inşa edilmiştir. Bu, girişi ve balkonu açıkça tanımlayan aynı boyuttaki özdeş ve düzenli oyuklar olan münferit unsurlar tarafından doğrulanmaktadır. Bu orijinal ev Sadeliği ve net şekilleri ile çevreye iyi uyum sağlıyor ki müşterinin ana isteği de buydu.
Ana giriş beton bir çerçeve ile işaretlenmiştir. Sağdaki oturma odası kanala doğru bakmaktadır. Tavandan tabana devasa cam paneller manzaranın keyfini çıkarmanızı sağlar. Binanın tamamı şeffaflık ile karakterize edilmiştir, ancak bu durum bina sakinlerinin mahremiyeti açısından herhangi bir fark yaratmamaktadır. Ahşap kaplama üst kattaki özel alanları gizliyor.
Açık ve sade, ferah ve düzenli olan bu keyifli kır evi, hayatın eziyetinden kısa bir kaçış arayanlar için bir vahadır.
(Fotoğraf: Milad Pallesh)
‘daki yerleşim alanlarından nasıl farklılaşıyor? Ev sahipleri, konumu, tasarımı veya diğer özellikleri hakkında daha fazla bilgi alabilir miyiz?’
Kırsal ve kentsel yerleşim alanları birbirinden farklılık gösterir. Kırsal yerleşimler genellikle daha az yoğundur ve ev sahipleri genellikle tarım veya hayvancılıkla uğraşır. Konumları genellikle doğaya daha yakındır ve geniş arazileri vardır. Tasarımı genellikle geleneksel tarzda olup, daha az modern özelliklere sahip olabilirler. Ayrıca, kırsal yerleşimlerde genellikle daha fazla yeşil alan ve doğal güzellikler bulunur. Öte yandan, kentsel yerleşimler daha yoğundur ve genellikle iş ve ticaret merkezleri yakınında konumlanır. Ev sahiplerinin çeşitli meslek gruplarından olması daha yaygındır. Tasarımları daha modern ve çağdaşdır, şehir yaşamına uygun olarak planlanır. Kentsel yerleşimlerde daha fazla altyapı ve hizmetler bulunur. Bu nedenle, konumu, tasarımı ve diğer özellikleri dikkate alarak kırsal ve kentsel yerleşimler arasında önemli farklılıklar bulunmaktadır.
‘nın bir banliyösünde, doğaya yakın bir konumda yer almasıyla birleşiyor. Sizce doğa ile iç içe bir yaşamın sağlığımız üzerindeki etkisi nedir? Doğanın yanı başımızda olduğu bu tarz evler, insanların mutluluğunu ve yaşam kalitesini ne ölçüde artırabilir?
Doğa ile iç içe bir yaşamın sağlığımız üzerinde olumlu etkileri vardır. Doğa, stresi azaltır, zihinsel ve fiziksel rahatlamayı sağlar. Temiz hava soluyarak bağışıklık sistemini güçlendirir ve enerji seviyelerini yükseltir. Aynı zamanda doğada vakit geçirmek, hareketi artırır ve egzersiz yapmayı teşvik eder. Doğa ile temas, depresyon, kaygı ve diğer ruh sağlığı problemleriyle mücadeleye yardımcı olabilir. Doğa ile iç içe olan evler, insanların mutluluğunu ve yaşam kalitesini önemli ölçüde artırabilir. Doğanın güzellikleriyle çevrili olmak, manzara ve yeşil alanlardan faydalanmak insanları rahatlatır, motive eder ve ruhsal dinginlik sağlar. Ayrıca doğa ile temas halinde olmak, toplumsal ilişkileri güçlendirir ve aile bağlarını kuvvetlendirir.
‘daki kalabalık şehir hayatından uzaklaşmak isteyenler için ideal bir seçenek olarak öne çıkıyor. Ancak, Casa IJburg’un herhangi bir güvenlik önlemi var mı? Çünkü bu güzel ve özgür mekanda rahatlıkla yaşamak isteyenler için güvenliğin de önemli olduğunu düşünüyorum. Konaklama alanlarında alarm sistemleri veya güvenlik kameraları gibi önlemler mevcut mu?