Tuhaf görünse de SOD projesi, ABD Ulusal Uzay Dairesi (NASA) tarafından yürütülen ve örümceklerin farklı kimyasallara maruz bırakıldığı deneylerden kaynaklanıyor. Bunu yaparken uzmanlar, eklembacaklıların ördüğü ağı analiz etti.
Deney sırasında örümcekler marihuana, amfetamin, kafein ve kloral hidrat gibi kimyasallarla beslendi. Psikotropik ilaçların etkisi altındaki böcek davranışlarının etkileri, kendi tarzlarında güzel bir şekilde yakalanmıştır Tasarımcı dekoru.
Metal sofra takımları Örümcek ağlı yörüngelerin bir kombinasyonu. Bir kase, sık radyal ipliklerle birbirine bağlanmış eşmerkezli dairelerden oluşan normal bir örümcek ağını taklit eder. Bir diğeri – bir örümceğin 'yüksek' davranışının sonucunu gösterir. Marihuana etkisi altında örülen bir örümcek ağı tamamlanmamıştı ve merkezi yana kaymıştı.
Bir psikostimülan olan amfetamin, örümceğin güçlü duygular nedeniyle heyecanla hareket etmesini sağladı, ancak ağının bazı parçalarını örmeyi "unuttu". Kafein, eklembacaklının aktivitesini tamamen bozdu ve rastgele bir ağ deseni oluşturarak kaotik bir şekilde hareket etmesine neden oldu.
Sakinleştirici olarak bilinen kloral hidrat, sekiz ayaklı tasarımcıyı o kadar yavaşlattı ki, uyku haplarının etkisi altında ağ ören tasarımcı yavaş yavaş uykuya daldı ve sonuç olarak ağı yarım bıraktı.
Meraklı bir okur olarak, NASA’nın liderliğindeki çarpıcı örümcek tasarımcıları, epatik sofra takımlarında taşlanmış eklembacaklılar ile ilgili ne gibi çalışmalar yapıyorlar? Bu tasarımlar nasıl bir fayda sağlıyor veya gelecekte hangi alanlarda kullanılabilecek?
NASA’nın liderliğindeki örümcek tasarımcıları, epatik sofra takımlarında taşlanmış eklembacaklılar ile ilgili çalışmalar yapıyorlar. Bu çalışmaların amacı, uzay ortamında yemek hazırlama ve sunum işlemlerini iyileştirmek ve kolaylaştırmaktır. Eklembacaklıların taşlanmış yapıları, uzayda oluşabilecek titreşime, neme ve sıcaklığa dayanıklı olmalarını sağlar. Bu sayede astronotlar, uzay yolculuklarında daha hijyenik ve sağlıklı bir ortamda yemek yiyebilirler. Ayrıca, bu tasarımların gelecekte birçok alanda kullanılması mümkün olabilir. Özellikle hijyenin büyük önem taşıdığı alanlarda, örneğin sağlık sektöründe de kullanılabileceklerdir.