Evin içinde ve dışında yapay taş: uygulama fikirleri

Yapay taş, evlerin iç ve cephelerinin dekorasyonunda yavaş yavaş doğallığın yerini alıyor. Dekoratif taşı çeşitli tasarım stillerinde – Akdeniz, Norman ve İskandinav, dağ evi ve Provence stili – nasıl kullanacağınızı bu makaleden öğreneceksiniz..

İnsanın bir taşa olan sevgisi en azından sonsuza kadar sürer – atalarımızın onu dokunulmazlığın ve gücün sembolü olarak tahta diktikleri andan itibaren. Ve büyük olasılıkla, bu “romantik duygu” bizi asla terk etmeyecek, bizi görünmez ipliklerle dolaştıracak, bizi taştan evler inşa etmeye, iç mekanları donatmaya veya en azından bir taş yüzeyin taklitlerini yaratmaya sevk edecek. Yeni “taş devrine” hoş geldiniz – atasının estetiğini koruyan, ancak kökten yeni özelliklere ve hesaplanamaz avantajlara sahip olan yapay taş çağı. Doğal muadilinden ödünç alarak eviniz için dekoratif taş kullanmak için size özgün fikirler sunuyoruz..

Modern üretim teknolojilerine rağmen, yapay taş her şeyde prototipinin izinden gidiyor – görünüşünü, fiziksel özelliklerini kopyalıyor, orijinal “etki alanlarına” patlıyor. İlk başta dekoratif taş iç mekanda mütevazı bir şekilde oturduysa, yağış ve sıcaklık çarpışmalarına dayanamazsa, şimdi cepheler ve dış dekorasyon için yapay taş artık bir mucize değil. Basitleştirilmiş bir kurulum şemasıyla ve binaların taşıyıcı duvarlarını daha ağır hale getirmeden, taş ve tuğla taklitleri oldukça asil görünüyor ve benzerlerinden çok daha ucuza mal oluyorlar. Ek olarak, çok çeşitli dokular, gölgeler, standart boyutlarda bitirme taşı, mimari ve peyzaj tasarımının yanı sıra iç dekorasyonda güçlü görsel efektler elde etmeyi sağlar..

İç ve dış mekanlarda dekoratif taş neler yapabilir? Bu listeye göre birçok şey:

1. Cephe veya iç mekanın tonunu belirleyin, onu özel kılın.
2. Evin, peyzajın ve iç mekanın tarzını destekleyin.
3. Etkileyici, vurgulu bir düzlem tasarlayın.
4. Bir doğallık, doğallık unsuru tanıtın.
5. Eksik son rötuşları ekleyin.
6. Optik illüzyonlar oluşturun – dekoratif bir yüzey üzerinde uzaklaştırın veya yakınlaştırın.

Bir mozaik gibi sanatsal bir kompozisyon, renk uyumu ve belirli bir stil yönünün karakteristik özelliklerinden oluşan, karmaşık bir ayrıntı karmaşasını net bir konseptten ayıran, herhangi bir şeyin tasarımının paha biçilmez bir niteliğidir. Bu, özellikle bizi her zaman çevrelemek için tasarlanmış mekanların dekorasyonunda önemlidir. Yaşam alanınız için ruhunuzda canlı bir yanıt bulacak ve zamanla sizi rahatsız etmeyecek bir tarz nasıl seçilir? Sizi, refakatçimizin dekoratif bir kaplama taşı olacağı değerli stil taneciklerini aramak için Batı Avrupa’nın yakın ve uzak ülkelerine heyecan verici bir yolculuğa davet ediyoruz..

Ilık Akdeniz esintisi

Güneşin sıcaklığını saran hafif bir esinti, sonsuz masmavi mesafe – hepimiz kendimizi deniz kıyısında bulmaya ve en azından bir an için tuzlu havayı solumaya çabalıyoruz. Muhtemelen bu, kuzey enlemlerinin birçok sakininin ev tasarımı için Akdeniz tarzını seçmesinin ve dekora bir parça gökyüzü, deniz, güneş eklemesinin nedenidir. Bu tarzın özellikleri nelerdir? Cephe dekorasyonunda ağırlıklı olarak beyaz veya açık kum tonları, pişmiş toprak çatılar, hem dış hem de iç kısımda bol miktarda taş.

Akdeniz tarzının ilginç bir özelliği, ülkeye, bölgeye ve hatta şehre bağlı olarak, ancak birleştirici özelliklerinin korunmasıyla çeşitliliğidir. Örneğin, İtalya ve İspanya liman kentlerinin mimarisi ve tarzı, eski zamanlarda eyaletler arası aktif ticaret yoluyla elde edilen oryantal ve Afrika notaları ile ayırt edilir. Yunan tarzı özgünlüğünü daha iyi korumuş ve Girit-Miken döneminin kültürüne sadık kalmıştır – hafif ve havadar, kar beyazı ve biraz dikkatsiz. Dolayısıyla, Akdeniz’in renklerinden esinlenen deniz stiline yakınsanız, işte bir evi, bir arka bahçeyi ve dekoratif taş kullanan bir iç mekanı dekore ederken nüanslar:

1. Yunan malikanesi: büyük ve orta formatta beyaz “vahşi” taş, inci yapılı cephe tuğlası veya el yapımı duvar taşını taklit eden klinker.
2. Sicilya kalesi: doğal görünüme yakın, sarımsı koyu sarı renkli düzensiz şekilli taş.
3. Venedik palazzo: orta ve koyu renklerde geometrik şekilli tuğla veya dekoratif taş – kum, gri, pişmiş toprak, kırmızı.
4. İspanyol villası: kaba ve büyük doğal hatlar, sarı-turuncu, açık kahverengi tonlar.

Evin bitişiğindeki bölgelerin yapay taşlarla kaplamasına özel dikkat gösterilmelidir – teraslar, teraslar, yaz mutfakları, “kalbi” kural olarak bir şömine veya stilize bir ocaktır. Yardımcı binalar için cephe kaplama taşı ve tuğlası evin cephesine göre seçilmelidir, ancak şöminenin veya mangalın dekorasyonu bunun aksine yapılabilir – daha koyu veya daha açık bir gölgede, biraz farklı boyutta, cephe kaplamasından farklı yapay bir taş. Akdeniz tarzında dekoratif taş harika görünüyor, traverten, kumtaşı, ham mermer, kabuk kaya, kaideler (ince kerpiç tuğla), sıva (alçı sıva) taklidi oluşturuyor..

Özel bir evin cephesini Akdeniz tarzında dekore etmek sizin için zor olmayacak – duvarları dekoratif taşlarla mümkün olduğunca doğal görünüme kavuşturun ve ahşap kısımları parlak turkuaz renginde boyayın. Renk açısından, evin duvarlarını beyaz veya pişmiş süt renginin yapılması tavsiye edilir – burada, bu arada, Bergamo, Şampanya veya Perugia’nın yapay bir cephe taşı olacak. Evin bitişiğindeki yaz mutfaklarını, terasları ve çardakları dekore etmek için Verona veya Venedik koleksiyonlarından daha sıcak bir taş – koyu sarı tonu alabilirsiniz..

Akdeniz tarzındaki iç mekanlar, duvarların açık tonlarının bej ve sarımsı tonlarla seyreltildiği harika görünüyor. Kural olarak, duvarlardan biri sıcak tonlu bir kaplama taşı ile döşenmiştir ve herhangi bir önemli iç detay için bir arka plan görevi görür – bir şömine veya bir resim, döşemeli veya dolap mobilyaları. Ayrıca taşın açık kahverengi renkleri, Akdeniz tarzı tasarımın olmazsa olmazı olan ahşap ile kombine edilmiştir. Torino ve Roma koleksiyonlarından bej ve krem ​​kaplama taşlarla evinizin iç kısmına güneşli notalar ekleyebilirsiniz..

Akdeniz tarzına modern bir bakış, İtalyan kırsalındaki bir çiftlik evinin tasarımını sergiliyor. Bir tuğla taban üzerine fildişi kumtaşı ile inşa edilmiş, olağanüstü mimari detaylara sahip olmayan, kesinlikle özlü bir bina. Aslında, yalnızca sütunlar taştan yapılmıştır ve bunların aralıkları neredeyse tamamen camla kaplanmıştır. Bu nedenle, doğal taş kaplama yapılmamış, sütunlar iç tasarımın aktif bir unsurudur. Neredeyse beyaz odalardaki renk vurguları, zengin bir bordo rengindeki döşemeli mobilyalarla oluşturulmuştur. Hafif dekoratif Brittany veya Ancona’dan bitirmek, evinizde benzer bir tasarımı tekrarlamanıza yardımcı olacaktır ve Orleans cephe tuğlası, cephe işleri için uygundur..

Parisli tasarımcılar, Akdeniz’deki iç mekanın kanonlarını önemsiz bir şekilde yeniden düşündüler – beyaz badanalı taştan pürüzlü duvarlar, rengarenk mobilyalar ve beklenmedik bir çiçek avizesi için bir zemin görevi görüyor. Beyaz iç mekanın mentol renginde boyanmış sandalyelerle seyreltildiği yemek alanında alışılmadık renk büyüyor. Böylesine abartılı bir Akdeniz iç mekanını seviyorsanız, duvarı Bergamo koleksiyonundan yapay beyaz bir cephe taşı ile döşeyerek ve parlak vurguları doğru şekilde yerleştirerek evde benzer bir şeyi tekrarlayabilirsiniz..

Fransa’nın şarap kokusu

Provence tarzı

Fransa’nın güney bölgesi Provence sahilinde oluşan karakteristik stil, Akdeniz tarzının bir başka örneğidir, ancak bol miktarda çiçek motifleri ve dantelleri anımsatan süslü mobilyalarla İtalyan veya İspanyol’dan daha sofistike. Tamamen beyaz veya hafif kremsi Provence tarzı iç mekanlar genellikle doğal ham taştan yapılmış taş cephelerle çevrelenmiştir. Provence’ın zarif köylü şıklığını seviyorsanız, evin dış cephesi için cephe taşı mümkün olduğunca tortul kayalara benzemelidir – kireçtaşı, kumtaşı, doğal formlarında ve renk düzeninde kayrak. İç mekanlar için, Provence’ta bulunan duvarların monotonluğunu ihlal etmeyen, pişmiş süt veya beyazımsı bej rengi olan yapay bir açık ton taşı seçmek daha iyidir..

Koyu sarı ve açık pişmiş toprak boyalar, Provence tarzında iç ve dış cephe dekorasyonunda en çok tercih edilen renklerden biridir. İç mekanın beyaz duvarlarıyla başarılı bir şekilde uyum sağlayan taşın doğal kumlu tonları, eksik tadı tasarıma taşıyor ve mekanı “daha sıcak” hale getiriyor. Cepheler için yapay taş Venedik, Ancona, Torino, Brittany – bu tam olarak evin hem dışını hem bitişik binaları hem de iç mekanı canlandıracak Provence tarzı kaplama.

Provence tarzı o kadar demokratik ki, modern iç mekanlarda, geleneksel kaplamalar tamamen sıradışı çözümlerle mükemmel bir şekilde bir arada var oluyor. Provencal’in iç kısmındaki taş cepheli kemerli tavanın tonozu, sert ahşap bir bankın yanında ve aynı zamanda alüminyumdan yapılmış sandalyelere bitişiktir. Avangart şöminenin arka planı farklı boyutlarda doğal taşlardan yapılmış duvar işçiliğidir ve ahşap kısımlar beklenmedik bir leylak rengi elde etmiştir. Siz de denemek ister misiniz? Evinizin tasarımı için Provence tarzını seçin, duvarları Leonardo, Corsica veya Perugia’nın dekoratif taşlarıyla kaplayın ve iç mekanı turkuaz, kızıl, mor göz alıcı aksesuarlarla canlandırın.

Rustik Provence stili, diğerlerinden farklı olarak beyazı tercih eder – özellikle şöminelerin tasarımında. Beyaz duvarların arka planındaki ocağı vurgulamak için, Fransız country tarzı doku ile oynamayı seviyor – şömineler geniş formatlı “vahşi” taş, geometrik fayanslar veya dekoratif tuğlalarla karşı karşıya. Açık bej, açık gri ve sarının çeşitli tonları hasır mobilyalar, ahşap kirişler ve sofistike tekstillerle birlikte her zaman harika görünür. Provence tarzında iç dekorasyon için ve odanın kompozisyon merkezini vurgulamak için, Şampanya koleksiyonundan Bergamo ve Lyon yapısal tuğlaları, büyük Perugia taşı veya yontma seçebilirsiniz..

Norman tarzı

Fransa’nın kuzeybatısında, iklimin sert ve düşmanca olduğu Brittany ve Normandiya eyaletlerinde, bir kaya veya taş bloğa benzeyen Romanesk mimarinin yankıları korunmuştur. Bu etki, Fransa’da “karanlık” ve Orta Çağ’da kalelerin yapımında kullanılan gri işlenmemiş taşların baskınlığıyla daha da artmıştır. Bu yüzden, Norman tarzı münzevi, sağlamlık ve neredeyse akromatik renk paleti ile karakterizedir. Norman tarzındaki evlerin cepheleri için yapay taş, açıktan koyu antrasite kadar grinin tüm tonlarında büyük, doğal şekil ve doku seçilmiştir..

Bir evin dokunulmazlığı ve savunma yapısına benzerliği hissine ulaşmak için Norman mimarisinin klasik kurallarını takip etmek gerekli değildir. Payandalara benzeyen birkaç yapısal unsur eklemek yeterlidir ve konağınız diğer binalar arasında gücü ve laconicizmiyle öne çıkacaktır. Açık cephe taşı Brittany, Ancona veya karanlık “düzensiz” Korsika ile evin karşısındaki Leonardo, yapının sağlamlığını ve Norman tarzındaki etkileyici mimariyi vurgulayacaktır..

Norman tarzı bir ev, binanın kelimenin tam anlamıyla dağlık bir manzaraya dönüştüğü için her zaman gri toprak tonlarında güçlü duvarlara sahip mini bir kaledir. Geleneksel olarak Fransa’nın kuzeydoğu bölgelerinde inşaat için kullanılan kaba taş, başka hiçbir yapı malzemesine benzemeyen sağlamlık ve güvenlik duygusuna sahiptir. Evinizin cephelerini süslemek için Milano, Monako, Korsika koleksiyonlarından yapay taş veya San Marino’dan cephe tuğlaları kullanarak evinizin kaleniz olduğunu makul bir şekilde söyleyebilirsiniz..

Dağ evi tarzı

Fransa’nın kendine özgü mimarisi ve iç tasarımıyla öne çıkan bir diğer bölgesi Alp Dağları’dır. Evlerin yapımında ahşabın kullanımı, lanset eğimli çatılar, ayrıntılı olarak doğal taş – bunlar dağ evi tarzı bir evin ayırt edici özellikleridir. Evin cephelerinin ve iç mekanlarının dekorasyonunda koyu, hatta biraz kasvetli renklerin hakimiyeti, önünüzde çevredeki manzara ile birleşmiş bir kaya parçası izlenimi yaratıyor. Ocağın zarif olduğu ve ılık ılıman iklimi nedeniyle oldukça dekoratif bir rol oynadığı Akdeniz tarzının aksine, Fransa’nın dağlık bölgelerinde ev geliştirme için önemli ve işlevsel bir unsurdur. Büyük boyutlu, ağır, masif doğal taştan yapılmış – bunlar dağ evi tarzı evlerin hafif sert ve güçlü şömineleridir. Geleneksel olarak, dağlardaki malikanelerin bacaları cephede bir vurgu olarak gösterilir ve koyu ve çeşitli renk düzeninde – gri-siyah veya kahverengi – bakan taşlarla vurgulanır..

Dağlarda bir ev – bu, bir yapı malzemesi olarak masif ahşabın yanı sıra cephenin ve iç kısmın tek tek parçalarını kaplamak için taş kullanılmasıyla karakterize edilen mimarideki dağ evi tarzı hakkında kısaca söyleyebileceğiniz şeydir. Orta ve koyu tonlarda büyük “vahşi” taş – bunlar, dağ evi tarzının şöminelerin, merdivenlerin ve mimari elemanların dekorasyonunda izin verdiği vurgulardır. Eviniz için bu rahat ve biraz muhafazakar Alp stilini seçtiyseniz, Leonardo, Corsica, Verona koleksiyonlarından yapay taş, doğal ahşabın güzelliğini ve bir bütün olarak tüm iç mekanı olumlu bir şekilde vurgulayacaktır..

Cephedeki güçlü baca, şöminenin bir ısı kaynağı olarak özel bir saygı ile muamele gördüğü kuzey bölgelerdeki evlerin ayırt edici bir özelliğidir. Binanın içinden yukarıdan aşağıya doğru uzanan sert bir çubuğu anımsatan, cepheye zıt renkte taşla kaplı boru, binanın dış tasarımının son derece etkileyici bir unsurudur. Evde bir şömine düzenlemek için rasyonel bir çözüm, refrakter tuğlalardan oluşan bir duvarcılıktır, ardından Milano, Capri, Marsilya koleksiyonlarından koyu tonlarda kaplama taşları veya Şampanya ve Perugia koleksiyonlarında bulunan açık renklerle dekoratif kaplama izler..

İskandinavya’nın soğuk havası

İskandinav ülkelerinde ahşap mimari tercihi, özel konutların cephelerinin dekorasyonunda taş kullanımına çok az yer bırakıyor. Gri veya rengarenk siyah ve beyaz renkteki yapay taş sadece bodrum katında kullanılabilir. İskandinav ülkelerinin sakinleri de iç mekanla ilgili olarak taşı tercih etmiyorlar. Kar beyazı renginde, İskandinav tarzında donmuş, katı ve çok doğru iç mekanlar gibi, dekoratif bir taş parçalı bir şekilde görünebilir ve yalnızca beyaz, beyazımsı gri, pişmiş toprak renginde geometrik bir şekil olmalıdır..

İsveç’te tasarlanan sade ve özlü ev, İskandinavya’nın “beyaz” iç mekanının oryantal notalarla iç içe geçmesini taşıyor. Bambu çalılıklarını anımsatan ahşap bölmelerle yan yana beyaz tuğlalı duvar dekorasyonu. Pencereler, alacalı, yapay olarak yaşlandırılmış kırmızı pişmiş toprak tuğlalardan yapılmış etkileyici bir duvarın hakim olduğu, yüzme havuzlu küçük bir avluya bakmaktadır. Giriş grubunun duvarlarını Lyon cepheli beyaz tuğlalarla, veranda alanını Orleans strüktürlü kırmızı tuğlalarla döşeyerek evinizin içinde ve dışında benzer bir etki elde edebilirsiniz..

Havadar ve sansasyon düzeyinde, biraz soğuk İskandinav iç mekanları, koyu sarı ve turuncu kaplama tuğlalarla kaplı vurgulu düzlemlere sahip olduklarında çok daha sıcak hale gelir. Mutfak, salon ve oturma odalarındaki küçük kırmızımsı tuğla duvarlar, ahşap zeminler ve mobilyalarla birlikte kar beyazı duvarlarla mükemmel bir şekilde bir arada bulunur. Sağlam bir ağaç gövdesinden yapılmış bir masanın güzel bir doku ve tuğla işçiliği ile kombinasyonu özellikle etkileyici görünüyor. Madrid, Provence, Siena koleksiyonlarından sıcak bir renk yelpazesine sahip cephe tuğlaları ile duvar parçalarını süsleyerek İskandinav prensibine göre tasarlanan iç mekana güneşten bir parça ekleyebilirsiniz. İskandinav tarzı evlerin cephelerine uygun etkileyici yapay taş – Orleans kırmızısı ve beyaz renk ve gri-kahverengi kaplama tuğlası Napoli

İskandinav tarzındaki geleneksel siyah ve beyaz iç mekanlar, belki de karakteristik şerit, zikzak ve elmas desenlere sahip renkli tekstillerle canlandırılıyor. Ancak yakından bakarsanız, parlak detaylara ek olarak tek renkli odaları sulandıran farklı dokularda çok sayıda yüzey göreceksiniz. İskandinavların en sevilen dokularından biri, genellikle duvarların ana arka planıyla aynı beyaz renkte olan tuğla işçiliğidir. Her ne kadar tek tek yüzeylerin kaplamasında sütlü ve kumlu bir gölge kapanması da mümkündür. Evinizi orijinal olarak kuzey enlemlerinden bir tarzda dekore edecekseniz, beyaz yapılı cephe tuğlası Lyon ve Ancona, Brittany, Verona koleksiyonlarından açık bej tonlarında dekoratif taş size yardımcı olacaktır..

Bizim için biraz sıra dışı olan evin cephelerinin dekorasyonunda pişmiş toprak ve siyah renklerin kombinasyonu İskandinav ülkelerinde oldukça uygundur. İskandinav ülkelerinden benzer ahşap mimari örnekleri gördüğünüzde, İskandinav iç dekorasyonunda turuncu ve kırmızı desenli beyaz ve siyah renk paletine bağlılık netleşiyor. Evinizin cephesini siyaha boyayacak kadar cesursanız, taban vahşi, işlenmemiş taştan yapılmalıdır – sadece böyle bir taban böylesine büyük bir “kara noktaya” dayanabilir. İç mekanda, beyaz ve siyah arasındaki ara bağlantı, taşıyıcısı tuğla işi olan kırmızı-kahverengi bir renk olabilir. Evinizi İskandinav tarzında dekore etmeyi düşünüyorsanız, Orleans ve Madrid koleksiyonlarından dekoratif taşlar, iç dekorasyonda pişmiş klinker tuğlaları taklit etmenize yardımcı olacaktır..

Eviniz için bir stil seçerken, kendinizi dinleyin, hangi yaşam ortamının sizin için en rahat olacağını düşünün – Akdeniz ve İskandinav tarzı gibi havadar ve zarif bir şekilde rahat veya Norman ve dağ evi tarzında olduğu gibi güvenlik izlenimi verin.